Page 22 - Kırklareli 81 Çalıkuşu Ekim 2022
P. 22

Sonunda o da kaybolduğunu anlamış ve nereye gideceğini bilmeksizin, boş gözlerle et-
                        rafına bakınmaya başlamış. Çok korkuyormuş. Boş sokakta biraz daha ilerlemiş. Sonra
                        karşısına düz bir yol çıkmış. Yolun sağ tarafında üç adam, duvara yaslanmış bir halde du-
                        ruyorlarmış. Adamlar silahlıymış. Müslüme’nin bir an aklı başına gelmiş ve son hızla koş-
                        maya başlamış geldiği yollardan geri. Adamlar da onun peşine düşmüşler. Müslüme, bir
                        anda hızını alamayarak yola çıkmış ve karşıdan gelen araba, çarpmış ona. Kanlar içinde
                        yere yuvarlanmış. Peşindeki adamlar hızla olay yerinden uzaklaşmışlar. Müslüme, has-
                        taneye kaldırılmış ve ameliyata alınmış. Anne ve babası da gelmişler hemen. Ameliyatta
                        çıkan doktor, Müslüme’nin hayati tehlikesinin olmadığını ama arada sırada hafıza kaybı
                        yaşayacağını söylemiş. Ailesi buna başta üzülmüş ama bu durum bir yandan da işlerine
                        geliyormuş. Müslüme, artık ailesinin sözünü dinleyen bir kız olabilirmiş. Fakat evdeki he-
                        sap çarşıya uymamış ve Müslüme, ailesini eskisinden daha çok uğraştırmaya başlamış. Bu
                        eziyete daha fazla tahammül edemeyen ailesi de onu akıl hastanesine yatırmışlar.


                        Gelgelelim Nazife’ye. Aslında onun öyle abartılacak bir sorunu yok ama yine de tuhaf bi-
                        risi. Yapmadığı bir şeyi yapmış gibi görüyor. Çaydanlık faciasında olduğu gibi… Reyyan ise
                        olmayan varlıkları görüyordu yani şizofrendi.


                        Nazife, bahçede sıkılınca içeri girmeye karar verdi. Tam kapıdan içeri girerken bağırış ses-
                        leri duydu ve içinden şöyle dedi: ‘’Ne oluyor yine? Kavga mı var yoksa? Bensiz kavga et-
                        mek haa!’’ Kapıyı zorladı ama açamadı, kilitliydi.
                                 -Kızlar, açın kapıyı! Şerife:
                                 -Yalvarırım kurtarın beni. Deli bunlar, yalvarırım.
                                 -Şerife, açsana kapıyı. Müslüme:
                                 -Dur Nazife. Bunun kafa yine gitti. Bekle, açacağım kapıyı. Şerife:
                                 -Sen de mi onlardansın? Bırakın beni, bırakın.
                                  Müslüme, Reyyan’a işaret etti ve Şerife’yi kolundan tutup yatağa kelepçelediler.
                        Sonra da Nazife’yi içeri aldılar. Nazife:
                                 -Hele şükür! Ne yaptınız kızı? Kesmediniz ya!
                                 -Kör müsün? Buradayım, dedi Şerife.

                        Bu olaydan sonra birkaç gün geçti. Şerife, önceki günlere göre daha uyumlu görünüyor-
                        du. Bir gün kızlar, dedikodu yapmak için bir araya geldiler. Masayı çeşitli yiyeceklerle do-
                        nattılar. Dedikodu başladı. Kahkahaların bini bir paraydı. Vaktin ilerlediğini gören kızlar
                        yataklarına dağıldılar ve uyudular. Birkaç saat geçmişti ki dışarıdan gelen tuhaf bir sesle
                        uyandılar. İlk olarak Müslüme uyandı ve camdan dışarı baktı. Gözlerine inanamıyordu.
                        Dışarıda bir uzay mekiği duruyordu. Hemen diğerlerini uyandırdı ve hepsi de cama top-
                        laştılar. Reyyan, bu görüntüyü ilk olarak kendinde var olan şizofreninin belirtisi olarak
                        düşündü. Diğerlerinin de bu şizofreniye dahil olduklarını sandı. Şerife:
                                 -Yok be Reyyan! Ben de görüyorum.
                                 -Amanın! Akıl hastanesini uzaylılar bastı.
                                 -Hişşştt! Bağırıp durma.
                                 -Haydi, aşağı inip bakalım. Kimlerdenmiş bu misafirler?
                                 -Müslüme, saçmalama! Yesinler mi bizi?
                                  Daha Reyyan, sözünü bitirmeden herkes merdivenden aşağı inmeye başlamıştı bile.
                        Çaresiz o da dahil oldu bu gruba. Merdivenler karanlık olduğu için Reyyan, önündeki kişi-
                        ye çarpıp dengesini bozdu ve domino taşı gibi yuvarlandılar aşağı. Bayıldılar.







        22
   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27